Telkin ve Hipnoz
Telkin nedir? Nasıl yapılır? Telkin hakkında bilgi
Kavramsal işgal, kelimelerin eksen kayması
Bir toplumu tankla tüfekle işgal etmek o toplumu sana köleleştirmez. Tam tersine savaşırlar ve mücadeleyi er ya da geç kazanırlar.
Fakat topluma öyle bir tokat çakarsın ki, feleğini şaşırır. Sorunun nedenini asla kimse çözemez. Hep alakasız yerlerdearaştırırlar.
bu işgal türü en çetin ve acımasız olanıdır.
Örneğin müslüman arnavutluk, osmanlı topraklarından ayrıldığında yapılan hamle neydi?
1. Arnavutluğun alfabesi değiştirildi
2. Arnavutcada yer alan tüm kelimeler elden geçirildi. Türkçe kökenli kelimeler ayıklandı.
3. Dini eğitim yolları tıkandı. Dini eğitim verecek herkes diskalifiye edildi.
4. Müslüman olmayan diğer toplumlar eğitilip, müslüman halkın başına yönetici, tüccar ve akıl hocası oldu
Bu dört ana unsur sadece arnavutlukta yapılmadı.
Bu ana yapılanların tamamı yunansitan, macaristan, bosna, bulgaristan, kosava, kırım ve ortaasya türkmenistan vs. hepsinde yapıldı..
Telkin nedir anlamı
Telkin (تلقين) arapça kökenli bir kelimedir. Tef'ıl babından mastar olur.
Bir sözü birine söyleyip anlatmak manasına mastardır. Bir kimseye bir şey anlatıp kabul ettirerek tesir altına almak manasına daha çok kullanılır. Türkçede buna ağzına dil vermek denilir.
Hadis ilminde telkin nedir?
Bir sözü birine söyleyip anlatmak manasına mastardır. Bir kimseye bir şey anlatıp kabul ettirerek tesir altına almak manasına daha çok kullanılır. Türkçede buna ağzına dil vermek denilir. 1172
Hadis Usulünde telkin, bir muhaddise tesir ederek bir hadisin kendi rivayeti olduğuna inandırarak onu gerçekte rivayet edip etmediğini bilmeden rivayet etmesini sağlamaktır. 1173
Telkine maruz kalanlar daha çok darîr denen görme duygusundan mahrum kalanlarla îhtilat veya yaşlılık sebebiyle hafıza kaybına uğrayanlardır. Böyle birine değişik isnad etmek, hadise rağbeti artırmak gibi sebeplerle bu senin falandan rivayetindir” denilerek telkinde bulunulur. Eğer o ravi hadislerini kendisine ait bir asıldan rivayet etmiyorsa ve ne rivayet ettiğini bilmiyorsa telkin edilen hadisi kendi hadisi olarak rivayet eder. Bu şekilde telkine uğramış olur.
Mezarlıkta ölüye telkin vermek sünnettir
Telkin sünnettir. Muhaddislerden imam-ı Deylemi ve imam-ı İbni Asakir’in bildirdiği hadis-i şerif şöyle:
(Kardeşlerinizden biri ölüp de, toprakla örtülmesi tamamlanınca, biriniz kalkıp kabrin başında "Ey filan kadının oğlu filan" desin! Çünkü o vefat eden kimse, "Bizi irşad et de Allah da sana rahmet etsin!" der. Fakat siz bunu duyamazsınız. Telkin veren kimse "Dünyadan çıkarken, Allah’ın birliğini, Muhammed aleyhisselamın Onun kulu ve Resulü olduğunu, Allah’ı Rab, İslamiyet’i din, Kur'anı İmam kabul ettiğini hatırla!" desin! Çünkü münker ve nekir meleklerinden biri diğerine "Gel bunun yanından çıkalım. Çünkü Hücceti kendisine telkin edilen kimsenin yanında durmamıza lüzum yok" der. [Oradaki] bir zat (Ya Resulallah annesin adını bilmezsek ne yapalım?) diye sual etti. Peygamber efendimiz (Ey Havva’nın oğlu filan dersiniz) buyurdu. (Ramuz)
İslama göre ölüye telkinin yapılışı
Mevtânıza (ölülerinize) telkîn ediniz. (Hadîs-i şerîf-Nî'met-i İslâm)
Definden sonra telkîn vermek sünnettir. (İbn-i Âbidîn)
Telkîn özetle şöyledir:
"Ey falan kişi! Bil ki bu kabir senin dünyâya âit son, âhirete âit ilk konağındır. Artık bu fânî dünyâdan ayrılıp sonsuz âleme göçtün. Şimdi sana Münker ve Nekir adında iki melek gelecek. Korkma, mahzûn olma. Onlar Allahü teâlâ tarafından gönderilmiştir. Münker ve Nekir sana; "Rabbin kim? Peygamberin kim? Dînin nedir? Kitâbın nedir? Kıblen neresidir? Îtikâdda mezhebin nedir?" diye sorarlar. Onlara; "Rabbim Allahü teâlâ. Peygamberim Muhammed aleyhisselâm. Dînim İslâm. Kitâbım Kur'ân-ı kerîm. Kıblem, Ka'be-i şerîftir. Îtikâdda mezhebim, Ehl-i sünnet ve'l-cemâattir." diye cevap ver. Bil ki, ölüm haktır, kabir haktır, Münker ve Nekirin süâlleri haktır, haşr, neşr, hesap, mîzân (terâzî), sırât haktır. Mü'minler için hazırlanmış olan Cennet ve inanmayanlar için hazırlanan Cehennem haktır, gerçektir.
Rehber ansiklopedisine göre telkin
Alm. Einprägen (n), Fr. Inculcation (f); suggestion (m), İng. Inculcation; suggestion. Şuur dışı bir vetire (süreç) aracılığıyla kişinin rûhî veya fizyolojik yönüyle ilgili bir fikrin gerçekleştirilmesi. Telkin, dikkatin bir yere toplanması sonucunda ortaya çıkar. Telkin, bir kişinin bir başka kişi üzerindeki etkisi değildir. Kişinin kendi varlığında cereyan eden şuurlu ve araçları bir gâyeye uygun hâle getiren bir faâliyettir.
Küçük çocukların eğitimi mantıkî olmaktan çok telkin yoluyla gerçekleştirilir. Siyâset adamları, büyük hatipler, propagandacılar telkin yoluyla kalabalık grupları harekete geçirirler. Günlük hayattaki davranışların hemen hepsi çevredeki kimseler tarafından yapılmış telkinlerin sonucu ortaya çıkmaktadır. Bu sebeple insan davranışlarında ağır basan unsurun telkin olduğu söylenebilir.
Hayvanlarda gözlemleyip insanlarda uyguluyorlar
Sadece ilaçlar için hayvanlar kobay olarak kullanılmıyor. Davranışlarda da hayvanlar inceleniyor. ve buradan elde edilen sonuclar insanlarda uygulanıyor.
Toplumları yönetirken elde edilen stratejiler hayvanlar üzerinde denenerek belirleniyor. daha sonra seçilen toplumlarda uygulanıyor ve en son tüm dünyada ilgili toplumlara uygulanıyor.
Tıpkı ilaç sektörü gibi fikir sektörü de var.. Uygulanan bilgi ve fikirler bir araştırma labaratuvarında üretiliyor. Fikir üretim merkezleri, düşünce kulupları vs
her ne kadar biz akıllı birer mahluk olsakda bilinçaltı ve yaratılış olarak hayvansal dürtülere sahibiz. Ve bu dürtüler kullanılıyor.
sonucta tüm hayvanlarda kalp mide beyin var.. işte aynı döngüsel olaylar bizde de var. ruhsal ve psikolojik olarakta cok ortak yönlerimiz var
olayın özeti bu..
Telkinin gizli tarihini bir de bizden okuyunuz
Günümüzde telkin bir çok şekilde yapılmakta. Bilindik en basit telkin yöntemi karşı tarafın ne düşündüğü ne yaptığı ne istediğini hiç umursamadan empoze etmek istediğin düşünceyi kendi istediğin çerçevede karşı tarafa aktarma işlemidir.
En basit örneği ile normal şartlarda bir kaşık suda boğacağı bir müslümanı gören misyonerin ona kardeş diye sarılması gibi. Ya da bir yahova şahidinin kendi inancına göre toprak olacağını bildiği halde bir müslümanın kapısına gidip hepimiz cennete gideceğiz demesi gibi. Orada müslümanın nereye gideceği ya da kardeş olması umurlarında değil. Onunla iletişim kurabilmek için kendisinin dost olduğunu telkin etmeye çalışmaktadır.
Karşı tarafın kendisine iletişim kapısı açması için ilk adımı atmaktadır.
Telkin yöntemlerini batılılar ilk sömürge dönemlerinde başlatmışlardır. Onlara incillerini verip topraklarını almışlardır.
Batıya giden osmanlı öğrencilerine telkin
Osmanlı imparatorluğu gelişimlere ayak uydurmuş ve bunun için bir dizi çalışmalar yapmıştır. Bunlardan birisi de batı ülkelerindeki gelişmelerin osmanlıya taşınması için öğrenci gönderimi gibi..
Fakat ne hikmettir ki bizim eğitim için gönderdiklerimiz terörist olup yurda geriye dönüyordu. Ya da bizim öğrencileri eğitsin diye getirdiklerimiz, öğrencilerimizi devlete karşı kışkırtıyor ve eşkiya yetiştiriyorlardı.
İşte batılıların kullandığı görülmeyen gizli silah telkin idi.
Telkini yapan kişi seni ülkeni devletini sevmiyor hatta türk olduğun için senden nefret ediyor fakat daha büyük amaç için seninle dost oluyordu. Herşeyi ile canı gönülden içten davranıyor sana yardımcı olmaya çalışıyor. Seni elde etmeye çalışıyordu. Sonra da sana asıl öğrenmen gereken bilgiyi vermek yerine bilinçaltına terörizmi aşılıyordu.
NLP telkin araçlarından birisidir
Çok bilindik ve sakız gibi duyduğumuz NLP telkin araçlarından birisidir.
NLP kısaca insanı programlama sanatı yani..
İnsanı bir bilgisayar ya da makina gibi görüp programlama girişimi de denebilir.
Burada NLP kötü birşeydir demiyoruz. Tekniklerini yöntemlerini bilmek lazım ki benzer telkin araçlarına karşı savunmamız olsun
Ama bilin.. Bir çok telkin araçları var ve bunlardan birisi de NLP
Geleceğin robotları olmaya hazır mısınız?
Gelecekte terminatör gerçek olacak mı diye hiç düşünmeyin. O kadar robot üretmekle neden uğraşsınlar ki? Bedavaya büyüyen 7 milyarlık hammadde var.. İnsan enerjisi.. İnsan gücü.. Sıfırdan robotlar üretmek yerine insanı robotlaştırmak daha mantıklı ve daha az maliyetli değil mi sizce?
İşte gelecekte asıl bekleyen büyük tehlike insanların telkin araçları ile robotlaştırılmasıdır. Bizler düşünmüyoruz. Bizler düşündüğümüzü zan ediyoruz. Seçme özgürlüğümüz yok. Neyi düşünmemiz gerektiği belirli merkezlerce üretiliyor. Kaçının yediği lokmayı tarladan kendisi üretiyor? Düşünceler de aynı durumda..
İşte üretilen bu düşünce ve fikirler tamamen tek merkezde toplanır ve karşı koyabilecek tüm kültürler yok edilirse robotlaşmamız kaçınılmaz sondur. Şu an robotlaşmaya karşı durabilecek tek kültür İSLAM'dır.. O yüzden islam üzerine bu kadar yoğun saldırı vardır.
Geleceğin robotlarından olmak istemiyorsan bugün islamiyeti çok iyi öğrenip yaşamaya başlamalısın.
Yaşadığınız hayat sana ait değil
Şu an içinde yaşadığın hayata bir bak.. Bu hayat sana mı ait? herşeyi sen mi kurguladın? sen mi planladın? senin kültürüne ait bir hayat mı?
Evet dünya globalleşiyor gelişiyor, değişiyor fakat bu değişimi kim yön veriyor? kim karar veriyor? senin adına bu hayatı kim şekillendiriyor?
Sen Türksün, sen müslümansın.. Sen bin yıllık bir kültürün varisisin..
Peki şu an içinde bulunduğun hayat sana mı ait? Sen şu an senin kültürüne ait bir hayat mı sürüyorsun?
Daha doğdugun andan itibaren kullandığın yüzlerce ürünü şöyle bir düşün.. etrafına bir bakın bu kadar kullandığın araç ve nesneleri kim üretiyor? nerede üretiliyor? bu üretilen eşya neyi ve kimleri temsil ediyor? ya da hangi kültürlerin daha çok kazanması için sen o nesnelere para ödedin?
Batıyı batı yapan asıl güç
Batıyı batı yapan asıl güç, batılıların cok akıllı cok zeki olmaları değildir.
Batıyı bugün dünyada süper güç haline taşıyan gerçek onların stratejileridir. İş dağılı, görev dağılımı, çalışma disiplini...
Aslında bunu daha iyi anlamak için etrafımızdaki teknolojilere bakabiliriz.
Nükleer silah, savaş gemileri, tanklar, savaş uçakları, siber güçler..
İşte bunların her biri araç ve gereçtir. Bunları üreten fabrikalar vardır. Batıyı bu kadar güçlü yapan bunları üretebilecek döngü sisteminin kurulu olmasıdır. Bir çark dönüyor. Dönen çark onları güçlü yapıyor.
Burada görülemeyen diğer etken işte bu döngüdür. Arabanın tekerlerinin dönmesi gibi. Teker dönmese araba ne işe yarar ki?
Burada bir çalışma sistemi ve prensibi vardır.
1960 lı yıllarda bursada şeftali kayısı mı yetiştirmeliyiz araba mı üretmeliyiz diye ülkenin önde gelenleri tartışırken batı uzay yarışındaydı.
Algı operasyonu ve telkin
Algı operasyonu son dönemlerde çok sık duyduğumuz terimlerden birisidir. Algı operasyonu telkinin bir çeşitidir.
Telkin için kullanılan ve araçların daha hızlı ve kesin sonuçlar elde etmek üzere devreye girmesine algı operasyonu denmektedir.
Dönem dönem telkin farklı kelime ve kavramlarla ifade edilmeye çalışılmaktadır.
Buna en basit örnek yıllardır bilinen PKK nın alfabede harf bırakmaması gibi denebilir. Hepsi aynı kapıya çıksada farklı farklı isimlerle dillendirilmesi gibidir.
Aralarında farklılıklar olsada amaç ve özellikleri değişsede temelde hepsi aynıdır.
Değişim de değişti farkında mısınız?
Değişmeyen tek şey değişimdir lafını duymayan kalmamıştır. Klişileşmiş ve ısrarla vurgulanmaya çalışılır.
Hayır asla böyle değil. Değişimi de değiştirdiler. Yeni dönem telkin stratejilerinden birisi sürekli değişim olduguna dair vurgudur.
Değişim iki türlüdür. Ya iyiden kötüye doğru değişim vardır, ya da kötüden iyiye doğru..
Değişimin ana kalıpları belirlidir. Ya müslüman olmuşsundur ya da dinden çıkmışsındır. İslamda değişim iyinin daha da iyiye gitmesi ise derecenin artmasıdır. Eğer kötünün daha da kötüleşmesi ise derekedir..
Değişimin yolu menzili hedefi herşeyi bellidir. Standartları bellidir. Değişmesi değişimin kendisinde değil bireylerdedir.
Ancak telkin ve algı operasyonlarında tam tersine değişim vurgulanırken insanların geçmişe dair ne varsa herşeyi çöpe atmaları ısrarla ima edilmektedir.
Değişen şey inanç sistemleri ya da kuralları değildir. Değişen sadece savaş için araçlar ve savaş teknikleridir.
Ya da teknolojik imkanlar rekabet vs.