Günümüzde telkin bir çok şekilde yapılmakta. Bilindik en basit telkin yöntemi karşı tarafın ne düşündüğü ne yaptığı ne istediğini hiç umursamadan empoze etmek istediğin düşünceyi kendi istediğin çerçevede karşı tarafa aktarma işlemidir.

En basit örneği ile normal şartlarda bir kaşık suda boğacağı bir müslümanı gören misyonerin ona kardeş diye sarılması gibi. Ya da bir yahova şahidinin kendi inancına göre toprak olacağını bildiği halde bir müslümanın kapısına gidip hepimiz cennete gideceğiz demesi gibi. Orada müslümanın nereye gideceği ya da kardeş olması umurlarında değil. Onunla iletişim kurabilmek için kendisinin dost olduğunu telkin etmeye çalışmaktadır.

Karşı tarafın kendisine iletişim kapısı açması için ilk adımı atmaktadır.

Telkin yöntemlerini batılılar ilk sömürge dönemlerinde başlatmışlardır. Onlara incillerini verip topraklarını almışlardır.

Osmanlının bütün ticaret yollarını hakim olması batılı ülkelerde yeni ticaret yolları arayışını sokmuştur. bu da sömürgeciliği tetiklemiştir. Askeri işgallerini telkin yöntemi ile taclandırmışlardır.

18. yy da bu telkin yöntemlerini ilerletmişler ve en sonunda bilinçaltı gerçeğini fark etmişlerdir.

Bilinçaltının gücünü yüzyıllarca çok iyi kullanmışlardır. Bilinçaltı atom bombasının icadından çok ama çok daha büyük bir keşif olmuştur.

Bu çok güçlü silahın en büyük araçlarından birisi de telkindir. Batı sanatı telkinin en yoğun kullanıldığı alanlardan birisidir. Sanat yüzyıllarca kilisenin telkin aracı olarak kullanılmıştır. Matbaanın icadı ve yaygınlaşması yeni bir telkin silahını batılıların eline geçmiştir. Kitap, medya ve basın gücü..

Fotograf makinasının icadı, sinamalar, tiyatrolar, televizyon ve radyonun icatları yine telkin için yeni silahların keşfidir.

Telkin altınçağını 1900 lü yılların başında yaşamıştır. Osmanlı imparatorluğu telkinin gücü ile yıkılmıştır. Ve biz bugün telkin silahının gücünden dolayı osmanlıya karşı mesafeli davranmakta ve öcü gibi görmekteyiz.

İkinci dünya savaşında japonyaya atom bombasını atan güçler birinci dünya savaşı sürecinde osmanlıya telkin silahını istanbulun göbeğine attılar..

İttihat ve terakki cemiyeti telkin gücü ile kuruldu. İttihat ve terakkinin (İT) nerenin İT'i olduğu telkin gücü sayesinde gizlendi.. Hala telkin gücü ile bu asla dile bile getirilememektedir.

Telkin çağımızın en güçlü silahlarından birisidir. Hala önemini yitirmemiştir.

Şöyle düşünün ilk fotograf makinası 1829 lu yıllarda keşfedildi. 1852 de kodak marka makinalar piyasada idi.. ilk mantığı 1725 li yıllara kadar gitmekte..

Birinci dünya savaşında fotograf makinaları askeri istihbaratlar için kullanıldı. İkinci abdulhamid osmanlıdaki önemli şehirlerin tamamını fotograflaştırdı.

Telkinin gelişmesi sanat ve fotografın gelişimi gibidir. 150 yıl önce fotoraf çekmek nasıldı şimdi nasıl?

Şimdi fotograf makinaları artık digital. Herkesin cebinde bir makina var. Selfinin anasını ağlatıyorlar.

Şimdi telkin her köşe başını tutmuş durumda. Beynimizin selfisini çeken çekene..

Kameranın keşfi hareketli görüntülerin icadı bilinçaltının varlığının farkedilmesi gibidir.

Bugün film ve sinama sektörünün geldiği devasa gücünü görürsek telkinin nasıl dev bir sektör olduğunu çok iyi anlayabilirsiniz..

Evet Telkin sömürgecilik yarışı ile şekillendi. İnsanları köleleştirmek üzere kurgulandı. Artık telkin öyle bir noktaya gelmişti ki, kişiye sen kölesin cariyesin demeye ihtiyaç kalmadı ve köleliği kaldırdılar. Çünkü kölelere sen özgürsün demek kölesin demeye oranla daha çok performans getiriyordu.. Ve özgürlüğü ilan ettiler..

* * *

Telkinin gücü tıpkı arap petrolleri gibi.. islam kültüründe saklı gizli duruyordu. Fakat batılılar fitne ile nifak ile sömürge ile geldiler ve o güce el koydular. Tıpkı osmanlıyı parçalayıp arap dünyasını işgal ettikten sonra tüm petrol kaynaklarına el koymaları gibi..

Telkin o kadar güçlüydü ki, peygamber efendimiz ölen bir kişiye hesap öncesi son defa telkin etmeyi tavsiye ediyordu. Telkin edin ki sual melekleri geldiğinde doğruyu söylebilsin..

Şimdi telkini tekrar keşfetme zamanı.. Ve bize uygulanan bu gizli silahın hayatımızda nasıl hasarlar oluşturduğunu çözme zamanı..

Çünkü hiç birşey sanıldığı gibi normal değil.. Bir yerlerde anormallikler var. Asla kabul etmeyecek toplumlar, kültürlerine en ters şeyleri için canlarını verecek kadar bağlıyken bunun başka açıklaması olamaz.. Tek bir yolu var telkin..

Telkin ile esir edilmiş durumdayız. Bu esaret yüzyıl önce başladı..

Uyanın da balığa gidelim..